Eğitim ciddi bir iştir, bilmekten öte
gönül vermek gerekir.




Fatih Öztürk
Amerikan sınav sistemi (26-10-2010)
< Diğer Makalelere Geri Dön
Geçtiğimiz hafta Milli Eğitim Bakanlığı üst düzey yetkilileri ile Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği (TÖDER) üyeleri, Amerikan okul sistemini ve sınav sistemini incelemek amacıyla New York ve Washington’a bir gezi düzenledi.

Geziye Bakanlığı temsilen Eğitim Teknolojileri Genel Müdürü Mahmut Tüncel, Projeler Koordinasyon Merkezi Başkanı Ünal Akyüz, Eğitim Araştırma Geliştirme Dairesi Başkanı Murat Yalçın, Yüksek Öğretim Genel Müdür Yardımcısı Yavuz Şişman, Bakanlık Müşaviri Timur Yalçın, TÖDER’den ise Dernek Başkanı Enver Yücel, Dilko Dershaneleri Kurucusu Ali Oğuztürk, Final Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Taşel, Tümay Dershaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Hançerlioğulları, Sınav Dergisi Dershaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Metin Özer, Terakki Vakfı Okulları Genel Müdürü Mehmet Güneş, İzmir Özel Fatih Lisesi Genel Müdürü Ali Rıza Doğanata, Ankara Özel Yüce Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Kağan Kalınyazgan, Açı Dershaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Ulusal katıldı.

Ziyaret edilen merkezlerden Ribbon Schools of Excellence, Amerika genelindeki tüm okullardaki öğrencilerin en yüksek başarı potansiyeline ulaşmalarını sağlamada ölçülebilir ve devamlılığı olan çözümler üretiyor ve kâr amacı gütmüyor. Blue Ribbon Schools of Excellence ile TÖDER arasında işbirliği protokolü imzalandı. Ayrıca National Assessment of Educational Progress (NAEP -Ulusal Ölçme Değerlendirme ve Eğitimde İlerleme) ile TÖDER arasında da anlaşma yapıldı. Bu işbirliği sonucunda Türkiye’de gelecekte ÖSYM yerine kurulacak yeni bir sınav düzenleme sisteminin ön hazırlığı olacak uygulamalar ve organizasyonlar yapılacak. Buna göre TÖDER öncelikle NAGB (Ulusal Değerlendirme Düzenleme Kurulu) yapısını örnek alarak kuracağı bir pilot sınav sistemi ile Türkiye’deki eğitimin seviyesini ölçecek.

Türkiye’deki okullar arasından seçilecek okullarda yapılacak Seviye Tespit Sınavları ile Türkiye genelindeki eğitim düzeyini tespit ederek Milli Eğitim Bakanlığı ve eğitim uzmanları için veriler oluşturacak. TÖDER Amerika’dan sağladığı know-how (yapabilme bilgisi) ile bu aşamada sınav teknolojisi ve sınav güvenliği üzerine odaklanacak. Planın ikinci aşamasında ise TÖDER, sağladığı bilgi birikimi ile Türkiye’de ÖSYM’nin yerine geçecek bağımsız yeni bir sınav mekanizmasının kurulmasına katkı sağlayacak. Son dönemdeki işbirlikleri ile Türkiye’den Amerika’ya tek yönlü olarak ilerleyen ilişkinin çok şeritli bir otobana dönüştüğünü söyleyebiliriz.